şeker ve limon

şeker ve limon

2 Ekim 2013 Çarşamba

AĞRI

Ne tuhaf bir şehir ismi değil mi? Ağrı :) Dağı olmasa bu şehrin ismi niye böyle yaaaa diye düşünür dururdum heralde :) Evet efenim girizgahtaki şehirdeyim artıkın. Yolun gittiği en son köyde tek bayan bir öğretmenim.Hem müdür hem hademe hem de öğretmen cinsinden.Metrelerce yükseklikteki
ipsiz bayrak direğine oradaki tek yetkili olarak hem ipi hem bayrağı geçirmek zorunda olan bir zavallı kadın.Onarım sonrası bahçedeki inşaat tahta kalıntılarını yağmur sonrası okula gelen bir amcanın hoca hanım yazıktır bu tahtalar ıslanıyor bir yere alın kışın bunlar yanacak sözüyle beyni dank etmiş hayatında soba yakmamış kadın.Ayrıca telefon çekmeyen bir köy,reklamdaki gibi annemi dahi arayamam :) Üstüne muhtemelen tek bayan olmamdan ötürü (kültürel laf söz olur düşüncesi,yani en azından bence öyle) onca inşaat tahtalarını 10 küçük öğrencisiyle köy erkekleri gördüğü halde tek başına toparlayan kadın.Şartlar zor kadın olmak herşeyden sorumlu olmak daha da zor.Mecburen köyde kalmadım hergün gidiş geliş işlerine giriştim ayda 500 tl yol parası çıktı karşıma peki dedim.Hiç resim koymuycam bakarsın oralardan bir insan okur aaa bura bizim köy der falan hiç gerek yok.Neyse onca zorluğa sıkıntıya rağmen bütün sıkıntımı sitresimi alan oradaki tek şey okul dönüşü köyün ara sokaklarından arabanın peşine birbirleriyle yarış ederek koşan el sallayıp göz göze gelebilmek için çabalayan minnoşlarım :) yani öğrencilerimdi.Niye dili geçmiş zamana geçtim şimdi :D hemen aktarayım.Benim çocuğumla geldiğimi görerek ve köyde tek öğretmen oldugumu ilk gün beyan eden yetkili benim şok olmuş ifademden sonra hocam size bir akıl vereyim tek bayan olduğunuz için dilekçe verin Vali olur verirse görevlendirmeyle daha yakın bir yere alınabilirsiniz dedi.Tabi ben kalemi alıp hemen döşedim bütün sıkıntılarımı.Ayrıca belirtmeyi unuttum köyün yolunun 1 ay kapalı kalabildiğini bir köylüden duymuştum şok şok şok :) Neyse bir sürü sıkıntı çektim kah olacak kah olamayacak diye gün aşırı zırlama ataklarına girdim.Hatta bir gün servis şöförünün önünde bir ağlamaya başladım neredeyse adam bile ağlayacaktı :) Milli eğitim koridorlarında gizli gizli ağlamalarımı hiç saymıyorum bile.Üstüne sabahları anne ben seni özlüyoruuuuum diye ağlayarak beni gönderen oğlum cabası :) Velhasıl 2 hafta baya sıkıntılıydı ardından görevlendirme yazımı görünce dünyalar benim oldu.Şimdi merkezde bir okuldayım.Yerime daha ben geçmeden bir erkek gönüllü vekil öğretmen tayin ettiler muhtemelen köyde kalacak ve para biriktirecek.Zaten Vali Bey de benim gibi zor durumda olan tek bayanları daha kalabalık okullara alacaklarını sene başında beyan etmiş.Herkes araya torpil sokmaya çalışmasın sadece bu mazerettekiler olabilir demiş.Allah Razı olsun ondan da bu düşücede olan herkesden de.Yeni okulumdaki öğrencilerimde 2 haftadır öğretmensiz bekliyorlarmış,müdür bey hoca hanım iyiki geldiniz öğlenleri velilerden kaçmak için kapıları kilitliyoduk artık valla dedi :) Buralarda hayat zor eğitim çok zor zaten sadece bu şehirde binlerce açık var bırakın köyleri merkezde 1000 ücretli öğretmenin göreve başladığını duydum.İnsanlar çok iyi Rabbim hep iyilerle karşılaştırsın inşallah.Kadına ayrı bir hörmet var.Milli eğitimde bir müdür benim durumumu duyduğunda tek bayan köyde olur mu yaw diye bir tepki vermişti hiç unutmuyorum :) terör buralarda pek yok zaten meşur şuan ki çekilme süreci biraz ılıman yapmış durumları.Ama 3-4 yıl önce benden 3 km önceki bir köyün okulunu yakmışlar malum insanlar.Ama buralar Ankara gibi değil devlet daireleri de öyle hani meşur bir soğukluk vardır herkesin arasında buralar da insanlar sıcak ast üst çok zorlamıyorlar.Benzinciden benzin alıyosun seni hiç tanımaz abi bi çay iç diye ısrar eder dururlar yani.Selam versen gel bi çay iç! soğuk memleket ya çay çok önemli çok :) İçmeyince de burda yanlış anlaşılıyomuş hani onları beğenmemezlik etmek gibi,amma velakin ben çayı sevmiyoooooorum nereye kadar zorla içerim orası meçhul :) Neyse sevgili okurum bu kadar resimsiz ve koskoca yazıyı bu satıra kadar okuyabildiysen seni tebrik eder yazıma son veririm.Sağlıcakla kalın anacım :)

Not:Eşim Ankara'da o ayrılık anlarını falan hiç yazmıyorum.Anacım kendini feda etti geldi yanıma işte durum büüle.

7 yorum:

  1. Roman okur gibi okudum.:)
    neyse ki kısmen de olsa mutlu sona ulaşılmış. Allah yardımcın olsun her zaman senin de öğrencilerinin de.:)

    YanıtlaSil
  2. bilirim oraların zorluklaırnı ama orda iken fırsatları değerlendir derim

    YanıtlaSil
  3. Rabbim yardımcın olsun senin ve senin durumunda olan tüm öğretmenlerin. ne kadar zaman orada kalacaksınız?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kısmetse haziran sonuna kadar sonra eş durumundan tayin istiycem inşallah

      Sil
  4. geçiyor
    bizde bitlis hizanın bir köyünde eşimle ve büyük oğlumla kaldık (5 aylıktı gittiğimizde)Ücretsiz izin aldım
    ben 1 yıl .üzerinden tam 6 yıl geçti köy yollarının kapandığını, ekmeksiz kaldığımızı soba ile ısınmayı, dilimizi analamayan insanlarla iletişim kurmayı tattım yaşarken çok üzücü hiç geçmeyecek gibiydi geçti gitti şimdi uşağın bir ilçesinin köyünde eşim ama akşam en azından evde oluyor.
    Rabbim sabrını versin geçecek emin ol. hiç yaşanmamış gibi olacak.

    YanıtlaSil