şeker ve limon

şeker ve limon

2 Ekim 2013 Çarşamba

AĞRI

Ne tuhaf bir şehir ismi değil mi? Ağrı :) Dağı olmasa bu şehrin ismi niye böyle yaaaa diye düşünür dururdum heralde :) Evet efenim girizgahtaki şehirdeyim artıkın. Yolun gittiği en son köyde tek bayan bir öğretmenim.Hem müdür hem hademe hem de öğretmen cinsinden.Metrelerce yükseklikteki
ipsiz bayrak direğine oradaki tek yetkili olarak hem ipi hem bayrağı geçirmek zorunda olan bir zavallı kadın.Onarım sonrası bahçedeki inşaat tahta kalıntılarını yağmur sonrası okula gelen bir amcanın hoca hanım yazıktır bu tahtalar ıslanıyor bir yere alın kışın bunlar yanacak sözüyle beyni dank etmiş hayatında soba yakmamış kadın.Ayrıca telefon çekmeyen bir köy,reklamdaki gibi annemi dahi arayamam :) Üstüne muhtemelen tek bayan olmamdan ötürü (kültürel laf söz olur düşüncesi,yani en azından bence öyle) onca inşaat tahtalarını 10 küçük öğrencisiyle köy erkekleri gördüğü halde tek başına toparlayan kadın.Şartlar zor kadın olmak herşeyden sorumlu olmak daha da zor.Mecburen köyde kalmadım hergün gidiş geliş işlerine giriştim ayda 500 tl yol parası çıktı karşıma peki dedim.Hiç resim koymuycam bakarsın oralardan bir insan okur aaa bura bizim köy der falan hiç gerek yok.Neyse onca zorluğa sıkıntıya rağmen bütün sıkıntımı sitresimi alan oradaki tek şey okul dönüşü köyün ara sokaklarından arabanın peşine birbirleriyle yarış ederek koşan el sallayıp göz göze gelebilmek için çabalayan minnoşlarım :) yani öğrencilerimdi.Niye dili geçmiş zamana geçtim şimdi :D hemen aktarayım.Benim çocuğumla geldiğimi görerek ve köyde tek öğretmen oldugumu ilk gün beyan eden yetkili benim şok olmuş ifademden sonra hocam size bir akıl vereyim tek bayan olduğunuz için dilekçe verin Vali olur verirse görevlendirmeyle daha yakın bir yere alınabilirsiniz dedi.Tabi ben kalemi alıp hemen döşedim bütün sıkıntılarımı.Ayrıca belirtmeyi unuttum köyün yolunun 1 ay kapalı kalabildiğini bir köylüden duymuştum şok şok şok :) Neyse bir sürü sıkıntı çektim kah olacak kah olamayacak diye gün aşırı zırlama ataklarına girdim.Hatta bir gün servis şöförünün önünde bir ağlamaya başladım neredeyse adam bile ağlayacaktı :) Milli eğitim koridorlarında gizli gizli ağlamalarımı hiç saymıyorum bile.Üstüne sabahları anne ben seni özlüyoruuuuum diye ağlayarak beni gönderen oğlum cabası :) Velhasıl 2 hafta baya sıkıntılıydı ardından görevlendirme yazımı görünce dünyalar benim oldu.Şimdi merkezde bir okuldayım.Yerime daha ben geçmeden bir erkek gönüllü vekil öğretmen tayin ettiler muhtemelen köyde kalacak ve para biriktirecek.Zaten Vali Bey de benim gibi zor durumda olan tek bayanları daha kalabalık okullara alacaklarını sene başında beyan etmiş.Herkes araya torpil sokmaya çalışmasın sadece bu mazerettekiler olabilir demiş.Allah Razı olsun ondan da bu düşücede olan herkesden de.Yeni okulumdaki öğrencilerimde 2 haftadır öğretmensiz bekliyorlarmış,müdür bey hoca hanım iyiki geldiniz öğlenleri velilerden kaçmak için kapıları kilitliyoduk artık valla dedi :) Buralarda hayat zor eğitim çok zor zaten sadece bu şehirde binlerce açık var bırakın köyleri merkezde 1000 ücretli öğretmenin göreve başladığını duydum.İnsanlar çok iyi Rabbim hep iyilerle karşılaştırsın inşallah.Kadına ayrı bir hörmet var.Milli eğitimde bir müdür benim durumumu duyduğunda tek bayan köyde olur mu yaw diye bir tepki vermişti hiç unutmuyorum :) terör buralarda pek yok zaten meşur şuan ki çekilme süreci biraz ılıman yapmış durumları.Ama 3-4 yıl önce benden 3 km önceki bir köyün okulunu yakmışlar malum insanlar.Ama buralar Ankara gibi değil devlet daireleri de öyle hani meşur bir soğukluk vardır herkesin arasında buralar da insanlar sıcak ast üst çok zorlamıyorlar.Benzinciden benzin alıyosun seni hiç tanımaz abi bi çay iç diye ısrar eder dururlar yani.Selam versen gel bi çay iç! soğuk memleket ya çay çok önemli çok :) İçmeyince de burda yanlış anlaşılıyomuş hani onları beğenmemezlik etmek gibi,amma velakin ben çayı sevmiyoooooorum nereye kadar zorla içerim orası meçhul :) Neyse sevgili okurum bu kadar resimsiz ve koskoca yazıyı bu satıra kadar okuyabildiysen seni tebrik eder yazıma son veririm.Sağlıcakla kalın anacım :)

Not:Eşim Ankara'da o ayrılık anlarını falan hiç yazmıyorum.Anacım kendini feda etti geldi yanıma işte durum büüle.

7 Eylül 2013 Cumartesi

YAZMAYALI NELER OLDU?-2


Eveeet nerde kalmıştık en son kpss de kalmıştık.Bitti atlattım çok şükür Rabbim bir daha beni o sınavla sınamasın inşallah.Son 6 yılımda hep hayatımdaydı o gıcık 4 harfli şey.Tabi burdan embesil olduğum zeka seviyemde sorun olduğu çıkmasın tabi,pat diye Efe hayatımıza girince kariyer hayaller planlar alt üst oldu tabi :) Malum ben sınıf öğretmeniyim ve Ankara'ya atanmak gibi bir durum olmuyor bizde :( Evde beklemeler,başka sektör işlerinde çalışmalar falan derken TAM 6 YIL geçti.Sonunda bir iki haftaya mesleğime üniversiteyi 3,5 yılda bitirip hatta 3 çünkü son dönem tek ders vardı ve ben okuduğum ili mezun olmuş gibi zaten terk etmiştim.Neyse geçelim oraları bu başarıları çünkü 29 yaşında anca atanmış olucam :) hatta ekimde 30 uma adım atcam :) Yaaa böyle işte :( neyse hatice değil netice önemli.Bu arada hala açıklamadığımı yeni farkediyorum-KPSS den 87 aldım :) elhamdülillah.

Gelelim gezmeli tozmalı neler yaşadık.İstanbul'a gittik bayramdan sonra bir düğün sebebiyle.1 gün gezebilme fırsatımız oldu çok şükür onda da balayında Sultanahmet'te kaldığımız bir butik otelde kaldık.Balayı ne alaka denebilir,biz balayına Bolu-Abant,İstanbul,Yalova ve en son Bursa turu yapmıştık :) Hey gidi günleeer...:)









Yahu şu yukarıdaki kedinin keyfine bakarmısınız :D resmen 2,80 yatmıştı uyuyodu :D çatlak yaaaa...




 
 





 
 
 















Daha birsürü vapurlu mapurlu güzel fotoğrafım vardı ama şu vınnnn var ya vınnnn ömür törpüsü ...İki gündür bi fotoğraf yükleyemiyo.Teee başkentin göbeği böyleyse bırakın Allah aşkına şiddetle tavsiye etmiyorum ! Vınn yüzünden bir postu bikaç günde ancak tamamlayabildiğim için postun başı 87 aldım lay lay lom havasında ama sonu farklı çükü bu sırada M.E.B atamalar için tercihleri açtı %95 doğu ve köy okulu.Derdim doğu olması değil eşimden görüşme irtibatı çok çok az olacak şekilde uzak kalmak.Uçakla 2 hafata da gelip gideriz diyoduk maaşı biletlere veririz ne olucak ki diye düşüyorduk. Ama şartlar umduğumuzdan daha zorluycak bizi gibi geliyor ve acaba vaz mı geçsemler anlık beynimde gelip gidiyor...
  

Atama için tercihlerimi yaptım son olarak 26'yı (Devlet nereye atarsa razıyım şeçeneğini ) işaretledim onaylattım. 6 yıl sonra mecburen açtım.Tercihler Çankırı-Muş-Van-Ağrı-Iğdır yaklaşık 8 tercih dışında full köy okulu zaten başkada seçeneğim yoktu :( İnanılmaz korkuyorum.Ne olucak nasıl bir yer gelicek.Zira 26 dan eşşekle zor çıkılır bir dağ köyü bile gelebilir.Oğlumla gidicem gitmek zorundayım o bana ben ona muhtacım...Zaten okula başlıycak benimle okula gelir.9 ay sonra dönücez ama hava alanı olan bir il ve hava alanına uzak kalmayan  hayırlı bir yer çıksa ... Babasıyla en kötü ayda bir görüşse oğlum.Merkeze yakın bir yer olursa erkek kardeşimle(liseye gidiyo) uzak bir yer olursa anneciğimle gidicem kısmetse.Bilmiyorum Allah sonumuzu hayır etsin.Oğluma gece yatarken dua edelim mi dedim ve başladık Allahım benim,annemin (efe araya girip babamı unutmaaaaa babam da vaar.) hayır oğlum dayımın deyince içli içli ağlamaya başladı güzel bir yere atanmamızı sağla.O kadar ağladı ki ne oldu niye ağlıyosun.Babamı diyemedi...,ama ben evimi özlerim ordaaaaa...,dedi.Ve ben de yıkıldım o anda...Allah rızası için dua istiyorum tüüüm güzel gönüllü insanlardan.

1 Eylül 2013 Pazar

YAZMAYALI NELER OLDU?

Yazmayalı neler oldu ,okadar uzun zaman geçti ki neleri toparlayıp aktarayım bilemedim.Ama oğlumla başalayım.2 yıllık kreş süreci bitti kuzucuğumun 3 yaşında başaldığı kreşe müdürün bir iki haftaya toparlar siz üzülmeyin dediği çocuk 3 ayda alışmıştı :) İyiki de gitmiş ben iş sebebiyle mecburen göndermiştim ama artık bildiğim birşey var evde bile otursam 2. çocukta Allahım kısmet ederse mutlaka gönderirim.Kreşten kendi çapında çoook büyük başarılarla mezun oldu.Artık en güzel kitabı 4,5 yaşında baştan sona farklı bir alfabeyle okumayı başarmış bir çocuk benim oğlum (Çok şükür) Bunun türkçe sesleri birleştirmesine bile okadar faydası olduki az dürtsem adam akıllı okumayı sökecek o derece :) Aşağıdaki resimler de bu güzel başarının partisinden.



 





                                                  Kreşte panoda rasladığım Efe ile ilgili bir not :)





Sonra kuzucuk yıl sonu gösterisinden 1 hafta önce su çiçeği geçirdi.




 
 
Yine oğlumla ilgili tarihe bir not rüzgardan çok hem de çok korkuyorsun :( Aşağıdaki fotoğrafın çekildiği gün dışarıda rüzgar var diye burnumuzdan getirmiştin bu ekşi suratta o günün ürünü :) Amerikadaki kasırga haberlerinden sonra böyle bir fobin gelişti...
 
 



Alttaki fotoğrafın çekildiği gün can arkadaşım Duygumun evladı Elif Elçinimiz dünyaya geldi.
Bu fotoyu her gördüğümde o günü anımsıycam.Duygu sen de anımsa diye buraya aktarıyorum :)




 
 
 
Sonraa sevdiceğim bizi buralarda bırakıp Barselona'ya gitmişti :(
 
 
 

 
İşte böyle yazacak okadar çok şey biriktiki,kpss ne oldu merak edenler için bir sonraki postta :) Aman bütün dünya beni merak ediyo sanki :) olsun gizemli olmak iyidir reytingi artırır :)
 

16 Mayıs 2013 Perşembe

Buhranlı Günler


Şu sıralarda bendeniz, Kpss'ye 1.5 ay kalması sebebiyle haldır huldur stres noktam everestlerde her an herşeye bozulup alınan ,müthiş melankolik bir ruh halindeyim :( ağlamak istiyoruuuuum.Bi de tablette klavye gibi özgürce yazamamak daha feci:( yani duygusal duygusal kaptırıp yazmak isterken sürekli düzeltme yapmak ., aaaa yeniden ağlamak istiyoruuuuum:( Ya ben nasıl 30.000 kişiden ilk 300'e girebilicem ki: ( Allah büyüktür diyorum boşver çalış gerisini Allah'a bırak diyorum ama vesveseler peşimi bırakmıyor.Yüksek puan alanların benden ne eksiği var diyorum bi gazlanıyorum ama sonra yine boş.Okul biteli 6 yıl olcak atanamamak kaderimmiş gibi geliyo.Ne yaparsam yapıyım olmayacakmış gibi geliyo.Yani müthiş bir öğrenilmiş çaresizlik durumu mevcut bööö gene ağlamak istiyorum.Geçen gün sevdiceğim bir kedi getirdi sağolsun,dur durak bilmeyen ısrarlarım sonucu.Hatta önceki pazar çevre köylere gidip tanımadığımız insanlara aferdersiniz yavru kedi var MIIII :) diye sora sora gezdik:) sebep, ben üniversite sınavına hazırlanırken böyle küçük bi kedi bulmuştum ve kedilerden nefret eden babam sırf stresim azalsın diye evde beslememi kabul etmişti.Tabi ben üniversiteye Bolu'ya gidince postalamışlardı hayvanı köye yeniden.Velhasıl kelam ben de yine bir kedi olursa bu iş olur ,yani o zaman kedi oldu başardım şimdide aynısı olur diye işte umut dünyası:) tamaam saçma anladık :) Oooy ne uzattım, geçen gün bir kutu ile çıkageldi canım benim,ben tabi ciyakciyak sevinçten.Hemen balkona gitti ben de peşine ben yavru kedi diye beklerken eşşek kadar nerdeyse kendisi yavrulayacak cinsten bir kedicik görmeyim mi ?Ben tabi şok. Bunee ben yavru demiştim.Eşim-Bu da küçük yahu 2-3 aylık falandır bu hem eğitimliymiş-Eğitim seviyesi sadece kendini sevdirme kaçmıyo yani :)köyde ortalıkta dolaşan kediyi al sen gel.Tabiki gidicikti kedicik ama 1 gün balkonumuzda misafir edelim dedik. Hem Efe de çok sevindi.Hayvan full time uyuyordu:) Tatlığa bakar mısınız?



Bu da ben resmini çekmeye çalışırken uyandırdığım meşhur 3 aylık kedi :)





Bu da o esnada evimizin camlarına vuran Rahmet damlaları.


Ve bu da günün devamındaki benim halim, stres sonucu tıkınma sendromu ve derslerim.


Sonuç olarak kedicik doğal yaşamına( Efe'nin daha önce pek görmediğim cinsten hıçkırıklı ve içli ağlamalarına rağmen) döndü.
Yuppiii sonunda bir post yazmayı başardıım :D

15 Şubat 2013 Cuma

Dünya Rekoru Kırdım




Geçenlerde bir hafta sonu eşim Osmaniye'ye bir akrabımıza gelin almaya gidecekti.Eşim bana sen de gel dedi fakat ben konvoy halinde gidileceğinden ötürü arabası olmayan daha yakın akrabaların gitmesi için arabada yer olsun diyerekten,yok ben gelmeyim dedim.Neyse sabah eşimi yolcu ettikten sonra tekrar yatmaya gittim.Derken bir telefon

-Canım bizim arabaya binecek kimse yok hadi sen de gel.(konvoy bekliyo bu esnada)

Akabinde ben evde rüzgar gibi esip şimşek gibi çakıp depar attım veee yaklaşık 15 dkkada dünya rekoru kırıp.Çocuğu evi eşyaları ayarlayıp ve düğüne gidecek kendimi ayarlayıp arabaya kendimi attım ve konvoya katıldık...Bidaha başıma gelse bukadar hızlı olamam heralde...İnsan 15 dkkada şehirler arası yolculuğa nasıl hazırlanabilir şaka gibi dimi :) Yahu beynen hazırlanmak bile bir meseleyken fiilen hazırlanmak ne mesele..


Düştük yollara atıldık bir maceraya...





Yolda rabbimin güzelliklerini temaşa ettik ailecek.




Otoban çıkışında Adana bizi bu şirin şeylerle karşıladı :)






Akşam üzeri kız tarafının evine ulaştık.Geç saate kadar orada kaldıktan sonra otele geçtik. 3 yıldızlı otellerle arasında yanlış hatırlamıyorsam 40 TL civarı fark olan 5 Yıldızlı Büyük Osmaniye Otelinde kaldık.Bir gün çooook okuyanı olupta o saçma 3 yıldızlı otelin (sen biliyorsun kendiniii) sahibi bu postu okursa burdan ona bi oooooha diyorum yaani :D




Sabah kalkar kalkmaz daha herkesler uyurken çıkardım soru bankamı Çukurova'nın eşsiz yemyeşil yamaçlarına karşı çözdüm sorularımı rahatlattım vicdanımı...
(Yani soru bankamı yanıma almayı başarabildiğim bir 15 dkka düşünün )




Öğlen yapılan güzel bir düğünün ardından alıp gelini düştük yine Ankara yollarına.

Damadın Babası geçtiğimiz Hac döneminde Arafatta hacı olduktan sonra kalp krizi geçirip ebediyete göç etmişti.Düğün o sebeple bizim için biraz buruktu ama yinede güzeldi.Bu olayı yazmışken aklıma kırdığım bir pot geldi.Anlatayımda nekadar saf ve dengesiz birinin yazısını okuduğunuzu anlayın :)
Amcanın vefat haberini duyduğumuzda yıkıldık tabiki,hemen cenaze evine koştuk.Çok iyi yürekli bir amcaydı sürekli görüşmezdik ama beni her gördüğünde çok sevecen davranırdı.İçimden o çok iyi bir insandı Rabbimde böyle güzel bir ölüm nasip etmiş diye düşünüp duruyordum.Derken benim çıkma vaktim geldi ve vefat aden amcanın kızına sarılıp üzülme falan gibisinden şeyler söyledim

veee ağlayarak O-bunu-haketmişti-dedim...Oha dediğinizi duyar gibiyim dedim valla :)
kız ağlayarak bakakaldı tabi etraftaki insanlarda cabası :)
benim jeton paraşütle düştü tabi üstüne  :)
Farkettim potumu ama zor toparladım o çok iyi bir insandı falan filan beynimden kaynar sular indi daha da hatırlamıyorum neler saçmaladığımı.

Yani övmek amaçlı demiştim ama saçma bi cümleydi eşime anlattığımda kahkahayı patlamıştı.

İşte büle,velhasıl kelam ben birkeresinde daha da  hızlı bir şekilde düğün+yolculuğa hazırlandım diyen varsa hodri meydan :D

Hayat Akıp Giderken



Hayat akııp giderken ,eşim yeni inşaatın telaşında koşturmacada ben de dershaneye gidip geliyorum KPSS nin derslerin koşturmacasındayım.Bu arada oğlumuz büyüyüp gidiyor ve biz buna seyirci bile kalamıyoruz.Çünkü oğlumuzda akşama kadar yuvada.Hepimiz ayrı tellerdeyiz bir gibi görünen sadece akşam birkaç saat yanyana oturan aile sanılan ailelelerdeniz.Zira akşamları evimizin vazgeçilmez bireyi tv ile birbirimizden daha çok vakit geçiriyoruz.Herkes kendini onun karşısına atıp uzanıp uyuşmayı dinlenmek hatta ailecek vakit geçirilen bir etkinlik sanıyo...Tahminen sadece bizim çekirdek aileye mahsus birşey diil bu bütün insanların aynı salgından muzdarip olduğunu düşünüyorum.Uf çok duygusallaştım birden...

Oğlum...Affet beni annecim senin bu masum çocukluğunla değilde o saçmalıkla zamanlarımızı tükettiğimiz için bizi affet olur mu...



Benim oğluşumun babası her haftasonu yani her pazar çalışmayan şanslı babalardan diil malesef.Bu sebepledir ki bundan bir yıl öncesine kadar ayda sadece iki pazar tatil hakkı vardı.Bu yıl biraz daha iyileşti her ay kesin olmasada ayda 3 pazara kadar çıkabiliyoruz çok şükür :) ne büyük bir lüks...
Bende eşim evde olmadığında yine evde kös kös oturan tiplerdendim.Şöyle fellik fellik gezen bi hatun olamadım hiç zira yanlızlığı pek bi severim.Çok sosyallik bana göre diil..Ama artık biraz sirkelendim ve baba yoksa ben varım artık.Hem çocuğuma karşı sorumluluktan hemde hayatın tadını artık pinekleyerek değilde gezerek havanın güneşin karın yağmurun tadını çıkararak yaşamak istiyorum.Delli Anne vb. bloglar beni buna teşvik ettiler sağolsunlar....Bu resimler de oğlumla yine yanlız olduğumuz bir haftasonu sitemizin yanında insanlar tarafından pek rabet görmeyen  ağaçlık, bol yürüme alanına sahip güzel, göl manzaralı bir parkı güneşli bir kış gününde gezi maceramızdan.




Bu yakarıdaki meyveyi küçükken pek bi severdim hatta hala severim görünce hemen yapışırım.Buna da hemen yapıştım ama bu çok feciydi...ıııy acıydı.Neymiş her gördüğümüze yam yam gibi yanaşmamalıymışız :)




Sonra geçen aydı galiba oğluşumun Kuran partisi oldu.Elhamdülillah öğrendi,Allahım dileyen herkesin çocuğuna nasip etsin.Biz birinci sınıftaki okuma telaşını şimdiden yaşadık ve hala her akşam yaşıyoruz.İnşallah ilerleyen günlerde hatim ettiğinide sizinle paylaşacağım günleri görürüm.Düşününce biraz ilgiyle bir çocuğun öğrenemeyeceği şey yok diye düşünüyorum.Hele bizim Efe gibi çabuk gazlanan bir çocuksa :) biz oğluma babasıyla Gazman diyoruz zaten sen süpersin sen yaparsın diye bi gaz, yaptıramayacağımız şey yok :) Bide aslan burcu varın gerisini siz düşünün.









Bu arada eşim ve ben fanatik Kat Kat Tat severiz...Bu sevgi bizde baya bi abartılı noktalara geldiki haftada bir koca kutuyu bir var mış bir yok muş şeklinde hüpletiyoruz :) Ve bu bize yol su elektrik olarak geri döndüüü kilo aldım veremiyoruuuuum :( Artık göbekli biriyim ders çalışırken göbeğimi sehpa niyetine kullanıyorum :) okadar yani :) Eşim bir keresinde eve 3 kutu birden alıp geldi.(Daha sonra çok geldide ilk geldiğinde yani :) ) Valla daha fazla alacaktımda markettekiler beni bakkal falan sanacaklar diye korktum demişti :)

Geçenlerde Ülker Shopa gittik koca kutuyu 4,95 tl ye aldık haberiniz olsun müslüman cemaati :) rejimde olduğumuzdan biz sadece 4 kutu almakla yetindik ama tavsiye ederim misafir falan gelince çayla çok güzel bi ikram oluyo haberiniz ola...

1 Ocak 2013 Salı

HOŞ GELDİN 2013




Evet hoşgeldin ömrüme.Rabbim verecekse, gösterecekse senin günlerinden bana çooook güzellikler görmeyi dilerim....Etrafımdaki güzellikleri farkettirecek göz ve yürek dilerim.Sağlık,huzur Rabbinin Razı olacağı bir kul olmayı dilerim.Tabiii boool helal kazanç ve şans :D buda olur inşallah.Yine cıvıttım :)

Oğlum,eşim ve tüüüm sevdiklerimle musmutlu oluruz inşallah.Şuan bu satırları okuyan kişi yukarıda yazan herşeyi senin için de diliyorum Allahımdan...

Dün gece kardeşlerim kuzenlerimle çok güzel bir akşam geçirdik.Midemiz kendinden geçene kadar tıkındık.Hergelen elinde bi mamayla gelince menü baya kalabalıktı çok şükür.Aaaa mide fesadı geçiricem derken hala tıkınmak nasıl bir psikolojiydi hala anlam veremedim :) Bide mide fesadı ne Allahaşkına bilen varsa söylesin.Fesat mide ne yaaaa :) Biz tıkınırken Efede kendi çapında onun için çok değerli,tabi bizim içinde !  tamam kabul virgülden sonrası tartışılabilir :) fotoğraflar çekmiş.

İşte o fotoğraflardan seçmeler.










Esasında gerçekten güzel bir bakışının olduğunu farkettim.Bu resimleri ben çeksem böyle çekerdim heralde.Canım oğlum seni çooook seviyoruuummm.Allahım senin güzel günlerini göreceğim yıllar nasip etsin inşallah.



Çikolata gibi tatlı bir yıl diliyorum herkeslere....